Doğada, insan dışında var olan ve insanların yararlandığı birçok kaynak bulunmaktadır. Bunların başlıcaları su, bitkiler, hayvanlar, madenler, enerji kaynakları ve havadır. Buna göre doğada kendiliğinden oluşmuş, insan aklı ve tekniğinin ürünü olmayan kaynaklara doğal kaynak denir.
1. Doğal Kaynakların Sınıflandırılması
Doğal kaynaklardan bazıları canlılardan oluşur: bitkiler ve hayvanlar gibi. Hava ve su gibi bazı doğal kaynaklar ise cansız varlıklardır (Şema 2.2).
Doğal Kaynaklar | |
Canlı Doğal Kaynaklar | Cansız Doğal Kaynaklar |
|
|
Şema 2.2: Doğal kaynaklar |
Doğal kaynaklardan bazılarının rezervi sınırlıdır ve belirli bir süre sonra tükenmektedir. Örneğin 2009’dan 2014’e kadar geçen sürede yalnızca Soma’da rezervi tükendiği için dört tane kömür ocağı kapanmıştır. Doğal kaynaklardan bazıları tükenmeyen özelliktedir. Bunların başlıcaları Güneş ve rüzgârdır.
Bazı doğal kaynaklar ise belirli koşullarda yenilenebilmektedir. Bu tür doğal kaynaklardan biri ormanlardır. Yaşlanmış, kurumuş ya da çeşitli nedenlerle yok olmuş ağaçların yerine yenileri dikilmediği zaman orman tamamen yok olmaktadır.
Buna göre doğal kaynakları tükenen, tükenmeyen ve belirli koşullarda yenilenebilen kaynak olmak üzere sınıflandırabiliriz (Şema 2.3).
Doğal Kaynaklar | ||
Tükenmeyen Doğal Kaynaklar | Tükenen Doğal Kaynaklar | Belirli Koşullarda Yenilenebilen Doğal Kaynaklar |
|
|
|
Şema 2.3: Tükenme durumuna göre doğal kaynaklar |
2. Doğal Kaynaklar ve Ekonomi
Yaşamımızın her alanında doğal kaynaklardan yararlanırız. Örneğin giysilerimizi bitkisel ve hayvansal ürünlerden elde ederiz. Beslenmemiz için gerekli olan maddeleri de yine bu kaynaklardan sağlarız. Ulaşım araçlarının yapımında kullanılan maddelerden meskenleri ısıtmak için kullandığımız enerjiye kadar hemen her şeyi doğadaki kaynaklardan sağlamaktayız.
Doğal kaynakların yeryüzünde dağılışı dengeli olmadığı gibi bu kaynakların kullanım biçimi de ülkeden ülkeye değişmektedir. Örneğin orman bakımından zengin olan Brezilya’da ormanlar büyük ölçüde tahrip edilirken Finlandiya’da kullanılan her ağacın yerine yenisi dikilmektedir. Buna göre doğal kaynağın etkili ve sürdürülebilir bir şekilde kullanılması ülkelerin gelişmişlik düzeyine göre değişmektedir.
Yeryüzünde bazı ülkeler, hem doğal kaynak bakımından zengin hem de ileri bir teknolojiye sahiptir. Bu tür ülkeler, doğal kaynaklarını etkili bir biçimde kullanarak gelişme hızlarını artırmaktadır. ABD ve Rusya Federasyonu’nu bu tür ülkelere örnek olarak verebiliriz.
Ülkelerden bazılarının doğal kaynakları sınırlıdır fakat teknolojileri gelişmiştir. Bu tür ülkeler, ithal ettikleri doğal kaynakları kullanarak sanayi ürünleri elde etmektedir. Bu tür ülkelerin en tipik örneği yer altı kaynakları bakımından fakir olan Japonya’dır. Bu ülkenin ithal ettiği malların yaklaşık %40’ını madenler ve tarım ürünleri oluşturmaktadır. Aynı şekilde kömür bakımından zengin ancak diğer doğal kaynakları sınırlı olan İngiltere de doğal kaynak ihtiyacının önemli bir kısmını dışarıdan karşılamaktadır.
Bazı ülkeler, doğal kaynak bakımından zengindir ancak teknoloji bakımından geridir. Bu tür ülkeler, doğal kaynaklarını etkili bir biçimde değerlendiremez ve bunları ham madde olarak ihraç eder. Kuşkusuz bu tür ülkelerin başında Nijerya gelmektedir. Afrika’nın en zengin petrolüne sahip olan bu ülke, teknoloji bakımından geri olduğundan petrolünü ham olarak ihraç etmektedir. Altın, elmas, petrol, manganez, uranyum ve orman bakımından zengin olan Gabon’u da bu tür ülkelere örnek verebiliriz.
Ülkelerden bazıları ise hem doğal kaynak bakımından fakir hem de teknoloji bakımından geridir. Bu ülkelerin iki örneği Moğolistan ve Haiti’dir.