Türkiye’nin Ovaları

Türkiye, ovalar bakımından da zengin bir ülkedir. Yer kabuğu hareketlerinin aktif olduğu ülkemizde en yaygın ovalar tektonik çanaklarda yer alanlardır.

Yer kabuğu hareketleriyle çöken alanlara akarsuların yerleşmesi veya yüksek yerlerden taşınan materyallerin birikmesiyle oluşan bu ovalar, önemli tarım alanlarıdır. Ege kıyılarındaki graben alanlarında oluşan ovaların başlıcaları Bakırçay, Gediz (Fotoğraf 1.106), Büyük Menderes ve Küçük Menderes’tir. Balıkesir, Adapazarı, Düzce, Bolu, Niksar, Erbaa, Erzincan, Erzurum, Pasinler, Iğdır, Malatya, Bingöl, Muş ve Amik ülkemizdeki tektonik ovaların başlıcalarıdır.

Fotoğraf 1.106 Gediz Ovası, bir graben alanında yer alır.
Fotoğraf 1.106 Gediz Ovası, bir graben alanında yer alır.

Ülkemizdeki ovalardan bazıları da  suda  kolay  çözü nen kayaçların meydana getirdiği çanaklarda oluşmuştur. Polye olarak da adlandırılan bu ovaların başlıcaları Muğla, Kestel, Korkuteli, Burdur, Tefenni (Fotoğraf 1.107), Elmalı ve Acıpayam’dır.

Türkiye’deki ovaların bir kısmı da akarsuların taşıdığı alüvyonları denizde biriktirmesiyle oluşan delta ovalarıdır. Seyhan ve Ceyhan nehirlerinin taşıdığı alüvyonları Akdeniz’de biriktirmesiyle oluşan Çukurova (Fotoğraf 1.108), delta ovalarının en büyüğüdür.

Fotoğraf 1.107 Tefenni Ovası karstik ovalardandır.
Fotoğraf 1.107 Tefenni Ovası karstik ovalardandır.
Fotoğraf 1.108 Çukurova Deltası’ndan bir görünüm
Fotoğraf 1.108 Çukurova Deltası’ndan bir görünüm

Göksu Nehri’nin oluşturduğu Silifke, Kızılırmak’ın oluşturduğu Bafra, Yeşilırmak’ın oluşturduğu Çarşamba, Büyük Menderes’in oluşturduğu Balat, Gediz’in oluşturduğu Menemen, Meriç’in oluşturduğu Meriç diğer delta ovalarıdır.

Türkiye’deki ovalardan (Harita 1.17) bazıları da Senozoik’in Tersiyer Dönemi’ndeki göl tabanlarında oluşmuştur. Bu alanlardaki göllerin kurumasıyla meydana gelen ovaların başlıcaları Konya, Ereğli, Aksaray ve Akşehir’dir.

Harita 1.17 Türkiye’nin başlıca ovaları ve platoları
Harita 1.17 Türkiye’nin başlıca ovaları ve platoları

Antalya Ovası, diğer ovalara göre farklı bir özelliğe sahiptir. Ovanın kuzeyindeki karstik alanlardan denize doğru akan suların taşıdığı kireçlerin çökelmesiyle bölgede çok geniş travertenler oluşmuştur. Bu alanın zamanla alüvyonlarla kaplanması sonucu Antalya Ovası meydana gelmiştir. Ovanın basamaklı bir yapıda olmasının nedeni traverten özelliğidir.

Ülkemizdeki ovalardan bazıları da volkanik olaylar sonucu çevreye yayılan lavların oluşturduğu düzlüklerin alüvyonlarla kaplanması sonucu oluşmuştur. Malazgirt ve Çaldıran ovaları bu şekilde meydana gelmiştir.

Fotoğraf 1.109 Altınbaşak Ovası, iç kesimlerdeki ovalardandır.
Fotoğraf 1.109 Altınbaşak Ovası, iç kesimlerdeki ovalardandır.

Türkiye’deki ovalar, kıyı ve iç kesimlerdeki ovalar olarak da sınıflandırılmaktadır. Kıyı ovalarının yüksekliği 500 metrenin altındadır. İç kesimlerdeki ovalar, Harran, Altınbaşak (Fotoğraf 1.109) ve Ceylanpınar dışındakilerin yükseklikleri 500 metreden fazladır.

Yorum yapın